‘Benzinli’de motor küçülünce ‘dizel’de vites düştü
İlk dört ayda toplam otomotiv pazarı yüzde 49 büyürken, yıl sonu tahminleri 850-875 bin seviyelerine yükseltildi
Satışların detayına göz attığımızda, dizel otomobillerin payının yüzde 59'a gerilediğini, buna karşılık otomatik şanzımanlı otomobillerin payının ise yüzde 47'ye yükseldiğini görüyoruz. 2004'ten bu yana hızlı büyüme içinde olan dizel araç satışları son bir yıldır ufak ufak geriliyor. Geçtiğimiz yıl yüzde 64'e kadar ulaşan dizelin payı, bu yıl yüzde 59'a düşmüş durumda. Pazarın beklentisi ise bu gerilemenin devam edeceği ve fazla şişmiş olan dizel araçların satışlardaki payının önümüzdeki dönemde yüzde 50'ler seviyesine oturacağı yönünde.
NİÇİN ARTMIŞTI?
Son yıllarda tüketicilerin dizel araçlara olan talebinin artmasında birçok faktör rol oynadı. Örneğin, vergi dezavantajından daha az etkilenen düşük hacimli dizel motorların piyasaya sunulması pazarın büyümesinde itici güçlerden biri oldu. Ayrıca dizel yakıt kalitesinin artması, yeni teknolojili dizel motorların benzinli motorlara oranla yüzde 30 daha az yakıt tüketmesi ve dizel araçların performans açısından benzinli araçlarla arayı giderek kapatması da dizel araçlara olan talebin artmasında önemli faktörler olarak dikkat çekti. Tabii tüm bunlara petrol fiyatlarındaki hızlı artışı da eklememiz lazım.
Tüm bu tablonun sonucunda dizel araçların satışları her geçen gün arttı. Hatta çoğu zaman bu artış, tüketicilerin hesap kitap yapmadan dizel araçlara ilgi gösterdiği şeklinde bile yorumlandı. Bakım masrafları ve fiyat farkı nedeniyle yılda 20 bin kilometreden az yol yapan araç sahipleri için dizel motorun avantajlı olmadığı söylense de, tüketicilerin dizel araçlara olan talebi her geçen gün arttı. Tabii bu da toplam satışlar içinde dizel araçların payını hızla yükseltti. 2004'te satılan her 100 binek aracın 21'i dizel iken, geçtiğimiz yıl bu rakam 64'e kadar çıktı.
FİLO ETKİSİ BÜYÜK
Geçtiğimiz yılın ortalarına kadar sürekli büyüyen dizel pazarında ivme son bir yıldır ilk kez düşmeye başlamış durumda. Otomotiv Distribütörleri Derneği'nin (ODD) verilerine göre, bu yılın ilk dört ayında dizel araçların toplam satışlardaki payı yüzde 59'a geriledi. Ocak ayında bu rakam yüzde 62'ydi. Sektör temsilcilerinin genel yorumu, bu düşüşün devam edeceği şeklinde.
Tabii burada unutulmaması gereken konulardan biri de filo pazarı. Dizel araç pazarında yaşanan gerilemenin tamamen perakende pazarından kaynaklandığını söyleyebiliriz. Dizelin hala yüzde 59 gibi yüksek pay almasında bir numaralı etken yüksek filo satışları. Zira sürekli büyüyen filo pazarında talebin neredeyse tamamı dizel araçlara geliyor. Filoda benzinli araç talebi sadece lüks segmentte, o da yüzde 5'ler civarında gerçekleşiyor. Dolayısıyla filo pazarının hala canlı olduğunu dikkate alırsak, toplam dizel oranında yaşanan gerilemenin tamamının bireysel müşterilerden geldiğini söyleyebiliriz.
YAKIT TÜKETİMİ DÜŞTÜ
Perakende müşterisinin benzinli otomobilleri geçmişe göre daha fazla tercih etmeye başlamasının da farklı nedenleri söz konusu.
Öncelikle pazara sunulan küçük motorlu benzinli otomobiller, dizel araçların daha ekonomik olduğu algısını yavaş yavaş kırıyor. Birçok marka, pazara yeni nesil tasarruflu motora sahip araçlar sunmuş durumda ya da sunma hazırlığı içerisinde.
1,0, 1,2 ve 1,4 motora sahip bu araçlar, neredeyse dizel araçların yakıt tüketimine benzer performans sonuçlan göstermeye başladı. Örneğin 1,2 litre motor hacmine sahip otomatik vites Peugeot 308'in ortalama yakıt tüketimi 100 kilometrede 4,9 litre. 1,4 litre motora sahip Volkswagen Golf te bu rakam ortalama 4,7 litrede kalıyor. 1,6 litre motor hacmine sahip BMW 1 serisinin ortalama yakıt tüketimi ise 5,7 litre. Geçmiş yıllarda bu tüketim rakamlarına ulaşılması hiç de kolay değildi.
FARKLI GÖRÜŞLER VAR
Hyundai Genel Müdürü Önder Göker, benzinli motorlar üzerinde yapılan teknolojik geliştirmeler sayesinde, yeni nesil modellerin en az dizeller kadar ekonomik olabileceğinin kanıtlandığını söylüyor. Göker, "Hatta çoğu motorun az yakıt tüketimi nedeniyle ödül aldığı da bir gerçek. Hızla gelişen teknoloji, benzinli motorların tüketimlerini daha da aşağılara çekecektir. Bu da ilerleyen dönemlerde dizellerin tahtını gerçekten sallayabilir" yorumunda bulunuyor.
Opel Genel Müdürü Öz-can Keklik ise dizel pazarında yaşanan daralmayı hem küçük hacimli benzinli motora sahip araçların sunduğu yakıt tasarrufuna hem de otomatik şanzımanlı araçlara olan talebe bağlıyor. Keklik, "Mevcut şartlar altında 1,6 litre ve altı motorlarda fazla dizel otomatik şanzıman seçeneği olmadığı için tüketiciler küçük hacimli benzinli otomatik motorlara zorunlu olarak bir kayış gösteriyor. Yani şu an dizel motorların satışındaki düşüşün önemli nedenlerinden biri de küçük hacimli dizel otomatik motor seçeneklerinin kısıtlı olması" diyerek konuya farklı bir açıdan bakıyor.
PETROL FİYATLARI DÜŞÜNCE...
Nissan Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Anaç ise son dönemde benzinli araçlara olan talebin beklenenin üzerine çıktığını ve büyü-\ yen pazarın daha çok benzinli araç tarafında etkisini gösterdiği söylüyor. Anaç, "Buna neden olan gelişme ise son zamanlarda petrol fiyatlarında gözlemlenen düşüştür. Bu düşüşün devam edeceği beklentisi, dizel araçlardan daha uygun fiyatlara bulunabilen benzinli araçların satışlarının artmasına neden oluyor" diyor.
TALEP NEDEN DÜŞÜYOR?
Yeni nesil tasarruflu motorların tercih edilmeye başlanması kadar akaryakıt fiyatlarının da tüketici tercihlerinde oldukça etkili olduğunu söylemeliyiz. Petrol rafineri çıkışlarında indirim yapıldığında, fazla kilometre yapmayan tüketicilerin benzinli modelleri tercih ettiği dikkat çekiyor. Hatta birçok kişiye göre dizel ve benzinli motorlar arasındaki tercihi akaryakıt fiyatları belirliyor. Ayrıca şirketlerin benzinli modellerdeki avantajlı satış kampanyaları da talebi etkiliyor. Söz konusu kampanyalar tüketicilerin ilgisini benzinli araçlara daha fazla çekmeye devam ediyor. (EMRAH GÜRKAN/EKONOMİST DERGİSİ)
NİÇİN ARTMIŞTI?
Son yıllarda tüketicilerin dizel araçlara olan talebinin artmasında birçok faktör rol oynadı. Örneğin, vergi dezavantajından daha az etkilenen düşük hacimli dizel motorların piyasaya sunulması pazarın büyümesinde itici güçlerden biri oldu. Ayrıca dizel yakıt kalitesinin artması, yeni teknolojili dizel motorların benzinli motorlara oranla yüzde 30 daha az yakıt tüketmesi ve dizel araçların performans açısından benzinli araçlarla arayı giderek kapatması da dizel araçlara olan talebin artmasında önemli faktörler olarak dikkat çekti. Tabii tüm bunlara petrol fiyatlarındaki hızlı artışı da eklememiz lazım.
Tüm bu tablonun sonucunda dizel araçların satışları her geçen gün arttı. Hatta çoğu zaman bu artış, tüketicilerin hesap kitap yapmadan dizel araçlara ilgi gösterdiği şeklinde bile yorumlandı. Bakım masrafları ve fiyat farkı nedeniyle yılda 20 bin kilometreden az yol yapan araç sahipleri için dizel motorun avantajlı olmadığı söylense de, tüketicilerin dizel araçlara olan talebi her geçen gün arttı. Tabii bu da toplam satışlar içinde dizel araçların payını hızla yükseltti. 2004'te satılan her 100 binek aracın 21'i dizel iken, geçtiğimiz yıl bu rakam 64'e kadar çıktı.
FİLO ETKİSİ BÜYÜK
Geçtiğimiz yılın ortalarına kadar sürekli büyüyen dizel pazarında ivme son bir yıldır ilk kez düşmeye başlamış durumda. Otomotiv Distribütörleri Derneği'nin (ODD) verilerine göre, bu yılın ilk dört ayında dizel araçların toplam satışlardaki payı yüzde 59'a geriledi. Ocak ayında bu rakam yüzde 62'ydi. Sektör temsilcilerinin genel yorumu, bu düşüşün devam edeceği şeklinde.
Tabii burada unutulmaması gereken konulardan biri de filo pazarı. Dizel araç pazarında yaşanan gerilemenin tamamen perakende pazarından kaynaklandığını söyleyebiliriz. Dizelin hala yüzde 59 gibi yüksek pay almasında bir numaralı etken yüksek filo satışları. Zira sürekli büyüyen filo pazarında talebin neredeyse tamamı dizel araçlara geliyor. Filoda benzinli araç talebi sadece lüks segmentte, o da yüzde 5'ler civarında gerçekleşiyor. Dolayısıyla filo pazarının hala canlı olduğunu dikkate alırsak, toplam dizel oranında yaşanan gerilemenin tamamının bireysel müşterilerden geldiğini söyleyebiliriz.
YAKIT TÜKETİMİ DÜŞTÜ
Perakende müşterisinin benzinli otomobilleri geçmişe göre daha fazla tercih etmeye başlamasının da farklı nedenleri söz konusu.
Öncelikle pazara sunulan küçük motorlu benzinli otomobiller, dizel araçların daha ekonomik olduğu algısını yavaş yavaş kırıyor. Birçok marka, pazara yeni nesil tasarruflu motora sahip araçlar sunmuş durumda ya da sunma hazırlığı içerisinde.
1,0, 1,2 ve 1,4 motora sahip bu araçlar, neredeyse dizel araçların yakıt tüketimine benzer performans sonuçlan göstermeye başladı. Örneğin 1,2 litre motor hacmine sahip otomatik vites Peugeot 308'in ortalama yakıt tüketimi 100 kilometrede 4,9 litre. 1,4 litre motora sahip Volkswagen Golf te bu rakam ortalama 4,7 litrede kalıyor. 1,6 litre motor hacmine sahip BMW 1 serisinin ortalama yakıt tüketimi ise 5,7 litre. Geçmiş yıllarda bu tüketim rakamlarına ulaşılması hiç de kolay değildi.
FARKLI GÖRÜŞLER VAR
Hyundai Genel Müdürü Önder Göker, benzinli motorlar üzerinde yapılan teknolojik geliştirmeler sayesinde, yeni nesil modellerin en az dizeller kadar ekonomik olabileceğinin kanıtlandığını söylüyor. Göker, "Hatta çoğu motorun az yakıt tüketimi nedeniyle ödül aldığı da bir gerçek. Hızla gelişen teknoloji, benzinli motorların tüketimlerini daha da aşağılara çekecektir. Bu da ilerleyen dönemlerde dizellerin tahtını gerçekten sallayabilir" yorumunda bulunuyor.
Opel Genel Müdürü Öz-can Keklik ise dizel pazarında yaşanan daralmayı hem küçük hacimli benzinli motora sahip araçların sunduğu yakıt tasarrufuna hem de otomatik şanzımanlı araçlara olan talebe bağlıyor. Keklik, "Mevcut şartlar altında 1,6 litre ve altı motorlarda fazla dizel otomatik şanzıman seçeneği olmadığı için tüketiciler küçük hacimli benzinli otomatik motorlara zorunlu olarak bir kayış gösteriyor. Yani şu an dizel motorların satışındaki düşüşün önemli nedenlerinden biri de küçük hacimli dizel otomatik motor seçeneklerinin kısıtlı olması" diyerek konuya farklı bir açıdan bakıyor.
PETROL FİYATLARI DÜŞÜNCE...
Nissan Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Anaç ise son dönemde benzinli araçlara olan talebin beklenenin üzerine çıktığını ve büyü-\ yen pazarın daha çok benzinli araç tarafında etkisini gösterdiği söylüyor. Anaç, "Buna neden olan gelişme ise son zamanlarda petrol fiyatlarında gözlemlenen düşüştür. Bu düşüşün devam edeceği beklentisi, dizel araçlardan daha uygun fiyatlara bulunabilen benzinli araçların satışlarının artmasına neden oluyor" diyor.
TALEP NEDEN DÜŞÜYOR?
Yeni nesil tasarruflu motorların tercih edilmeye başlanması kadar akaryakıt fiyatlarının da tüketici tercihlerinde oldukça etkili olduğunu söylemeliyiz. Petrol rafineri çıkışlarında indirim yapıldığında, fazla kilometre yapmayan tüketicilerin benzinli modelleri tercih ettiği dikkat çekiyor. Hatta birçok kişiye göre dizel ve benzinli motorlar arasındaki tercihi akaryakıt fiyatları belirliyor. Ayrıca şirketlerin benzinli modellerdeki avantajlı satış kampanyaları da talebi etkiliyor. Söz konusu kampanyalar tüketicilerin ilgisini benzinli araçlara daha fazla çekmeye devam ediyor. (EMRAH GÜRKAN/EKONOMİST DERGİSİ)
İlgili Haberler
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Togg incelemesi
Togg'un yeni modeline incelemelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çok sayıda bakan eşlik etti.
Otomotiv sektöründen ihracat rekoru hedefi
Otomotiv sektörü 2024'te 35 milyar dolarlık ihracat rekorunu geliştirmeyi hedefliyor.
Engelliye dört koldan destek
Yurt içinden satın alınan taşıtlarda engellilere ÖTV avantajı sağlanıyor. Engellilik derecesi yüzde 90 veya daha fazla olan malul veya engellilerce, 5 yılda bir defaya mahsus...
ABD, Çinli elektrikli araçlardan alınan vergiyi 4 kat artırıyor
ABD'nin, Çinli elektrikli araçlara uyguladığı tarife oranını bu yıl yüzde 25'ten yüzde 100'e çıkaracağı bildirildi
YORUMLAR (0)