Traktör pazarının devi Türk Traktör’ün hedefleri
Türk Traktör, dünyada dördüncü büyüklüğe sahip, Türkiye pazarının lideri… Kendi sektöründe ihracatın yüzde 91'ini yine Türk Traktör gerçekleştiriyor.
"Kişisel olarak iş hayatımda zevk aldığım konulardan biri, Tunus'ta bir köye gittiğimde ya da Küba'da plajda dolaşırken gördüğüm herhangi bir traktörün kapağını açıp 'TürkTraktör imzasını İnsanlara göstermek. İşte o anda yaşanan şaşkınlığa bayılıyorum diyen TürkTraktör Genel Müdürü Marco Votta, Türkiye'nin traktör üretiminde dünyanın en başarılı ülkelerinden biri olduğunu ve farklı ülkelerde aldığı tepkiler için Türkiye adına gurur duyduğunu söylüyor.
Bu aşamaya düzenli yatırımlar ve geribildirimlere açık iş politikasını, şirket kültürü haline getirerek gelindiğinin altını çiziyor. Bu yılki Fortune 500 listesinde 45'inci sırada yer alan TürkTraktör, 2015 yılında yüzde 13,9 artışla 3,1 milyar TL net satış gerçekleştirdi. 2015'te yurtiçi ve yurtdışında toplam 47 bin 124 adet traktör satışı yaptı. Şirketin faiz ve vergi öncesi kârı yüzde 34,3 artışla 492 milyon TL olarak gerçekleşti.
Votta'nın "güçlü olma motivasyonu"yla ilgili sözlerini destekleyen rakamlar, TürkTraktör’ün aynı zamanda iyi performansının meyvelerini topladığına da işaret ediyor. 2015 yıl değerlendirmesi yaparken Votta, "2015 yılı bizim için finansal ve operasyonel açıdan çok verimliydi. 2014 yılını, en yüksek seviyedeki sonuçlarla tamamlamıştık. Toplam üretim, yurtiçi satış, toplam satış, toplam ciro, brüt kâr, faaliyet kârı ve FAVÖK rakamlarımızla 2015 yılını yeni rekor sonuçlar ile kapattık, çok mutluyuz" diyor.
Marco Votta, 2010 yılından bu yana, Koç Holding'in sanayide en güçlü markalarından biri olan TürkTraktör’ün başında ve stratejilerine yön veriyor. Görev süresi dolmak üzereyken, 2014 yılında dört yıl daha uzatıldı, ikinci görev döneminde Votta ideallerine daha da sıkı bağlanmış. 20 yıldır Türkiye'de yaşayan Votta'nm hedefleri büyük. Kendisini Türkiyeli bir İtalyan olarak görüyor. Bilmesine rağmen Türkçe konuşmaktan çekiniyor. Nedenini ise, "İnsan bir şeyi iyi yapacaksa, tam anlamıyla yapmalı. Türkçem hâlâ sizinki kadar iyi değil" diyor. Bu felsefesini işinde de sürdürüyor. En çok da bir işi iyi yapmak ama verimli yapmak üzerine kafa yoruyor.
Son beş yıldır şirketin odaklandığı temel iki konu var. Biri verimlilik, diğeri katma değerli iş çözümü sunan ortak olmak. Votta bu iki konuyu basın toplantıları ve yıl sonu değerlendirmelerinde de sürekli dile getiriyor. "Önemli olan ne kadar traktör sattığımız değil, traktörle birlikte ne verdiğimiz" değerlendirmesini yapıyor. 2014 yılında Votta "katma değerli işler" diye bahsettiği önemli yatırımlardan birini gerçekleştiriyor.
TürkTraktör’ün Ankara'dan sonra ikinci büyük yatırım Sakarya-Erenler'de yapılıyor. Koç ailesi, Koç Topluluğu, CNH Industrial ve TürkTraktör yöneticileri, bayiler ve iş dünyası temsilcileri bir araya geliyor. TürkTraktör’ün kapasitesini 50 bin adede çıkaracak olan, toplamda 402 bin metrekarelik alana kurulan Sakarya Erenler Fabrikası, büyük bir törenle açılıyor. Fabrikada 404 adetlik geniş tezgah parkında yatay ve dikey işleme merkezleri, CNC ve yan otomatik tornalar gibi çok çeşitli tezgahlarla büyük uyum içinde üretim gerçekleşiyor. Son teknoloji ile donatılmış boyahane, montaj hatları ve kalite kontrol laboratuvarları iş kapasitesiyle dikkat çekiyor. Sakarya-Erenler'deki bilgisayar destekli tasarım ve üretim teknoloji altyapısı, hataya yer vermeyen esnek üretim yapısıyla Avrupa'nın en modern tesisi.
TürkTraktör’ün amacı uzun yıllar sorunsuz çalışacak traktör standardını yakalamak. Üretimin büyük bölümü ihracata yönlendirilse de iç pazar şirket açısından büyük önem taşıyor. Votta, "Erenler fabrikamızla iç ve dış pazarın taleplerini karşılama yeteneklerimizi daha da güçlendirdik" diyor. Traktör pazarında dünyada dördüncü büyük pazar olan Türkiye'nin bu avantajını kullanarak, globalde güçlü konuma geleceğine olan inancını dile getiriyor.
Erenler fabrikası, Fortune 500 listesinde hem satış hem kâr performansıyla dikkat çeken TürkTraktör için önemli bir adım ancak ilk değil... 1998'de atılan önemli bir adım, Koç Holding'in, CNH Industrial'ın New Holland markasıyla iş ortağı olmasıydı. Bu ortaklık ile birlikte Türkiye'de dünyaya modern traktörler üreten büyük firma algısı oluştu. Bugün TürkTraktör, yılda 14 bin New Holland marka traktörü Kuzey Amerika, Latin Amerika, Avrupa, Afrika, Rusya ve Japonya'ya ihraç ediyor.
Dünyanın en büyük traktör zirai ekipman ve iş makinesi üreticisi CNHi ortaklığının Koç Holding'e getirişi oldukça önemli. 1998'den sonra 2013 yılında da CNHi'nin New Holland Construction markasının Türkiye distribütörlüğünü üstlenerek iş makineleri pazarına da giriş yapan TürkTraktör, kurumsal gelişimine yeni bir boyut ekledi. Dünyanın en büyük dördüncü yatırım araçları üreticisi CNH Industrial'ın 120 yılı aşkın geçmişiyle iş makinesi sektöründeki markası New Holland Construction, yakıt verimliliği, bakım kolaylığı özellikleriyle Türkiye pazarına girdi. İtalya ve Amerika'da üretimi yapılan araçlarda grup şirketlerinden Fiat Power Train'in ürettiği motorlar kullanılıyor. Fiat Power Train, yılda 3 milyona yakın motor üretiyor ve bu alanda dünyanın en ileri gelen üreticilerinden biri.
Bir diğer önemli makine de yine CNH Industrial'ın New Holland Telehandler'i. Votta bu model üzerinde duruyor. Piyasadaki dengeyi değiştirmeye aday olduklarını söylüyor. İnşaattan tarıma, madencilikten endüstriyel uygulamalara kadar geniş kullanım alanına sahip Telehandler’ların 2015 performansını sorduğumda Votta, şöyle cevap veriyor: "2013 yılında 395 adet Telehandler satıldı. 2014 yılında 520 adet satışa ulaştık 2015 yılında yüzde 10-15 büyüme elde edildi. Devamı gelecek."
Sadece farklı sektörler için değil, çiftçiler için de geliştirilen çözümlerin peşinde TürkTraktör. Votta, hükümet tarafından verilen tarımsal teşviklerin önemine işaret ediyor ve "Bunların istikrarlı şekilde sunulması çok önemli. Bu, çiftçinin geleceğe duyduğu güven anlamında önemli. Dolayısıyla hissedilen güven, yatırıma yönlendiriyor. İstikrar çok önemli" değerlendirmesini yapıyor.
Votta bir de Anadolu'da yaptığı son seyahatten bahsediyor ve "Ardahan ve Kars'ta tarla ve arazileri gezerken çiftçilerle sohbet ettim. Orada gördüğüm ürünler dünyanın en kaliteli ürünleriydi. Bunların devamlılığını nasıl sağlarız dedik. Şimdi bu projeler üzerinde çalışıyoruz. Çiftçimizin, üretim tekniklerini geliştirerek hem işini kolaylaştırmak hem de maliyetlerini azaltarak kazancını artırmaya yönelik çalışıyor ve teknolojiye yatırım yapıyoruz" diyor.
Votta, 2016 yılının birinci çeyreğinde Türk traktör pazarının yüzde 16 büyüdüğünü, ortakları CNHi'nin bu sonuçlar nedeniyle Türkiye pazarına olumlu baktıklarını söylüyor. Bir de 2016 yılı için yeni ihracat modelinden bahsediyor. Tamamen Türk çiftçilerin talepleriyle Türk mühendisler tarafından geliştirilen New Holland TT4 serisinin CNHi tarafından beğenildiğini ve ihracat versiyonuna geçme karan aldıklarını söylüyor. Votta, Türk New Holland TT4 serisinin üç silindirli, ekonomik ve yerli motoru sayesinde tarımda yüksek verim sağlandığına ve zorlukların daha kolay aşıldığına değiniyor.
Votta, Türkiye'de yöneticilik yapmanın en büyük avantajını "çok hızlı karar alabilmek ve bu kararlan etkileyici hızda uygulayabilmek" olarak tarif ediyor. Türkiye'nin büyümesinin arkasında basan ve iyileşmeye olan iştahın etkili olduğunu söylüyor. Bazen büyük ülkelerin bu iştahı kaybettiğini ekliyor sözlerine. "Gelecek nesiller rehavete kapılır mı" sorusu üzerine. Votta, "Türkiye'de insanlar yeni piyasalara girmeye son derece açıklar. Rutin olmayan, iyileşmeye elverişli ortamlarda en yüksek performansa sahipler. Türkler en çok başarma hırsı olan alanlarda yeşeriyor" diyor.
Votta, pazardan aldığı güçle, 2016 ve sonrası için en büyük hedefinin, TürkTraktör'ün iş makineleri pazarında faaliyetlerini geliştirmesi olacağını söylüyor. 2015'te yüzde 5 artışla 9 bin 899 adede çıkan iş makineleri pazarındaki potansiyel, Ankara ve İzmir'de faaliyet gösteren iş makineleri tesislerine ek olarak TürkTraktör'ün İstanbul Gebze'de bir tesis açmasını sağladı. İstanbul İş Makineleri Tesisi 2016 yılının ilk çeyreğinde açıldı. Votta, "İnşaat sektörünün gelişimine katkı sağlamak üzere marka ve ürünlerle varlık gösterdiğimiz bu alandaki etkinliğimizi artıracağız" diyor.
Diğer yandan slogan olarak "Türkler için Türkiye'de Türk yapımı traktör üretmek" cümlesini yineliyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: "Müşteriye doğrudan satışı yapıyoruz ama Türkiye'de networkümüzden yararlanarak mevcut bayilerimizin de iş makinesi satmasını sağlıyoruz. Türkiye'nin her yerine erişmeniz mümkün değil. Mesela Kars bayimiz Ardahan'a inşaat makinesi satıyor. Bu alan doğrudan satış yapamadığımız uzak alanlara dokunmamız açısından önemli."
TürkTraktör 1979'dan beri ihracat yapıyor. 2002'den beri kesintisiz ABD'ye ve 2013'ten beri de Japonya'ya ihracat gerçekleştiriyor. Şirketin 2015 yılı ihracat geliri 950 milyon TL. Sektörün ve pazarın ise sürekli değişim içinde olduğunu söyleyen Votta'ya, "2016 sonunda traktör pazarının büyüme oranı ne kadar olur" diye soruyorum. Şu örnekle cevap veriyor: "Bundan birkaç sene önce tatile çıkmaya hazırlanıyordum. Çıkmadan önce fabrikamızda 9 bin adet traktör üretilmişti. Her şey normaldi. Tatilden döndüm, piyasalar altüst oldu ve biz sadece 2 bin adet traktör üretebildik. Bu yüzden şunu söyleyebilirim ki, bulunduğumuz sektörde pazar her an yüzde 50 küçülebilir ama yüzde 200 büyüyebilir de. Esnek olmak ve gelişmelere hızlı tepki verebilmek önemli. Pazar büyüyecek ve biz de büyüyeceğiz. Yıl sonunda hoş sürprizler yapmaya hazırlanıyoruz." (ŞULE LALELİ/FORTUNE TÜRKİYE DERGİSİ)
Bu aşamaya düzenli yatırımlar ve geribildirimlere açık iş politikasını, şirket kültürü haline getirerek gelindiğinin altını çiziyor. Bu yılki Fortune 500 listesinde 45'inci sırada yer alan TürkTraktör, 2015 yılında yüzde 13,9 artışla 3,1 milyar TL net satış gerçekleştirdi. 2015'te yurtiçi ve yurtdışında toplam 47 bin 124 adet traktör satışı yaptı. Şirketin faiz ve vergi öncesi kârı yüzde 34,3 artışla 492 milyon TL olarak gerçekleşti.
Votta'nın "güçlü olma motivasyonu"yla ilgili sözlerini destekleyen rakamlar, TürkTraktör’ün aynı zamanda iyi performansının meyvelerini topladığına da işaret ediyor. 2015 yıl değerlendirmesi yaparken Votta, "2015 yılı bizim için finansal ve operasyonel açıdan çok verimliydi. 2014 yılını, en yüksek seviyedeki sonuçlarla tamamlamıştık. Toplam üretim, yurtiçi satış, toplam satış, toplam ciro, brüt kâr, faaliyet kârı ve FAVÖK rakamlarımızla 2015 yılını yeni rekor sonuçlar ile kapattık, çok mutluyuz" diyor.
Marco Votta, 2010 yılından bu yana, Koç Holding'in sanayide en güçlü markalarından biri olan TürkTraktör’ün başında ve stratejilerine yön veriyor. Görev süresi dolmak üzereyken, 2014 yılında dört yıl daha uzatıldı, ikinci görev döneminde Votta ideallerine daha da sıkı bağlanmış. 20 yıldır Türkiye'de yaşayan Votta'nm hedefleri büyük. Kendisini Türkiyeli bir İtalyan olarak görüyor. Bilmesine rağmen Türkçe konuşmaktan çekiniyor. Nedenini ise, "İnsan bir şeyi iyi yapacaksa, tam anlamıyla yapmalı. Türkçem hâlâ sizinki kadar iyi değil" diyor. Bu felsefesini işinde de sürdürüyor. En çok da bir işi iyi yapmak ama verimli yapmak üzerine kafa yoruyor.
Son beş yıldır şirketin odaklandığı temel iki konu var. Biri verimlilik, diğeri katma değerli iş çözümü sunan ortak olmak. Votta bu iki konuyu basın toplantıları ve yıl sonu değerlendirmelerinde de sürekli dile getiriyor. "Önemli olan ne kadar traktör sattığımız değil, traktörle birlikte ne verdiğimiz" değerlendirmesini yapıyor. 2014 yılında Votta "katma değerli işler" diye bahsettiği önemli yatırımlardan birini gerçekleştiriyor.
TürkTraktör’ün Ankara'dan sonra ikinci büyük yatırım Sakarya-Erenler'de yapılıyor. Koç ailesi, Koç Topluluğu, CNH Industrial ve TürkTraktör yöneticileri, bayiler ve iş dünyası temsilcileri bir araya geliyor. TürkTraktör’ün kapasitesini 50 bin adede çıkaracak olan, toplamda 402 bin metrekarelik alana kurulan Sakarya Erenler Fabrikası, büyük bir törenle açılıyor. Fabrikada 404 adetlik geniş tezgah parkında yatay ve dikey işleme merkezleri, CNC ve yan otomatik tornalar gibi çok çeşitli tezgahlarla büyük uyum içinde üretim gerçekleşiyor. Son teknoloji ile donatılmış boyahane, montaj hatları ve kalite kontrol laboratuvarları iş kapasitesiyle dikkat çekiyor. Sakarya-Erenler'deki bilgisayar destekli tasarım ve üretim teknoloji altyapısı, hataya yer vermeyen esnek üretim yapısıyla Avrupa'nın en modern tesisi.
TürkTraktör’ün amacı uzun yıllar sorunsuz çalışacak traktör standardını yakalamak. Üretimin büyük bölümü ihracata yönlendirilse de iç pazar şirket açısından büyük önem taşıyor. Votta, "Erenler fabrikamızla iç ve dış pazarın taleplerini karşılama yeteneklerimizi daha da güçlendirdik" diyor. Traktör pazarında dünyada dördüncü büyük pazar olan Türkiye'nin bu avantajını kullanarak, globalde güçlü konuma geleceğine olan inancını dile getiriyor.
Erenler fabrikası, Fortune 500 listesinde hem satış hem kâr performansıyla dikkat çeken TürkTraktör için önemli bir adım ancak ilk değil... 1998'de atılan önemli bir adım, Koç Holding'in, CNH Industrial'ın New Holland markasıyla iş ortağı olmasıydı. Bu ortaklık ile birlikte Türkiye'de dünyaya modern traktörler üreten büyük firma algısı oluştu. Bugün TürkTraktör, yılda 14 bin New Holland marka traktörü Kuzey Amerika, Latin Amerika, Avrupa, Afrika, Rusya ve Japonya'ya ihraç ediyor.
Dünyanın en büyük traktör zirai ekipman ve iş makinesi üreticisi CNHi ortaklığının Koç Holding'e getirişi oldukça önemli. 1998'den sonra 2013 yılında da CNHi'nin New Holland Construction markasının Türkiye distribütörlüğünü üstlenerek iş makineleri pazarına da giriş yapan TürkTraktör, kurumsal gelişimine yeni bir boyut ekledi. Dünyanın en büyük dördüncü yatırım araçları üreticisi CNH Industrial'ın 120 yılı aşkın geçmişiyle iş makinesi sektöründeki markası New Holland Construction, yakıt verimliliği, bakım kolaylığı özellikleriyle Türkiye pazarına girdi. İtalya ve Amerika'da üretimi yapılan araçlarda grup şirketlerinden Fiat Power Train'in ürettiği motorlar kullanılıyor. Fiat Power Train, yılda 3 milyona yakın motor üretiyor ve bu alanda dünyanın en ileri gelen üreticilerinden biri.
Bir diğer önemli makine de yine CNH Industrial'ın New Holland Telehandler'i. Votta bu model üzerinde duruyor. Piyasadaki dengeyi değiştirmeye aday olduklarını söylüyor. İnşaattan tarıma, madencilikten endüstriyel uygulamalara kadar geniş kullanım alanına sahip Telehandler’ların 2015 performansını sorduğumda Votta, şöyle cevap veriyor: "2013 yılında 395 adet Telehandler satıldı. 2014 yılında 520 adet satışa ulaştık 2015 yılında yüzde 10-15 büyüme elde edildi. Devamı gelecek."
Sadece farklı sektörler için değil, çiftçiler için de geliştirilen çözümlerin peşinde TürkTraktör. Votta, hükümet tarafından verilen tarımsal teşviklerin önemine işaret ediyor ve "Bunların istikrarlı şekilde sunulması çok önemli. Bu, çiftçinin geleceğe duyduğu güven anlamında önemli. Dolayısıyla hissedilen güven, yatırıma yönlendiriyor. İstikrar çok önemli" değerlendirmesini yapıyor.
Votta bir de Anadolu'da yaptığı son seyahatten bahsediyor ve "Ardahan ve Kars'ta tarla ve arazileri gezerken çiftçilerle sohbet ettim. Orada gördüğüm ürünler dünyanın en kaliteli ürünleriydi. Bunların devamlılığını nasıl sağlarız dedik. Şimdi bu projeler üzerinde çalışıyoruz. Çiftçimizin, üretim tekniklerini geliştirerek hem işini kolaylaştırmak hem de maliyetlerini azaltarak kazancını artırmaya yönelik çalışıyor ve teknolojiye yatırım yapıyoruz" diyor.
Votta, 2016 yılının birinci çeyreğinde Türk traktör pazarının yüzde 16 büyüdüğünü, ortakları CNHi'nin bu sonuçlar nedeniyle Türkiye pazarına olumlu baktıklarını söylüyor. Bir de 2016 yılı için yeni ihracat modelinden bahsediyor. Tamamen Türk çiftçilerin talepleriyle Türk mühendisler tarafından geliştirilen New Holland TT4 serisinin CNHi tarafından beğenildiğini ve ihracat versiyonuna geçme karan aldıklarını söylüyor. Votta, Türk New Holland TT4 serisinin üç silindirli, ekonomik ve yerli motoru sayesinde tarımda yüksek verim sağlandığına ve zorlukların daha kolay aşıldığına değiniyor.
Votta, Türkiye'de yöneticilik yapmanın en büyük avantajını "çok hızlı karar alabilmek ve bu kararlan etkileyici hızda uygulayabilmek" olarak tarif ediyor. Türkiye'nin büyümesinin arkasında basan ve iyileşmeye olan iştahın etkili olduğunu söylüyor. Bazen büyük ülkelerin bu iştahı kaybettiğini ekliyor sözlerine. "Gelecek nesiller rehavete kapılır mı" sorusu üzerine. Votta, "Türkiye'de insanlar yeni piyasalara girmeye son derece açıklar. Rutin olmayan, iyileşmeye elverişli ortamlarda en yüksek performansa sahipler. Türkler en çok başarma hırsı olan alanlarda yeşeriyor" diyor.
Votta, pazardan aldığı güçle, 2016 ve sonrası için en büyük hedefinin, TürkTraktör'ün iş makineleri pazarında faaliyetlerini geliştirmesi olacağını söylüyor. 2015'te yüzde 5 artışla 9 bin 899 adede çıkan iş makineleri pazarındaki potansiyel, Ankara ve İzmir'de faaliyet gösteren iş makineleri tesislerine ek olarak TürkTraktör'ün İstanbul Gebze'de bir tesis açmasını sağladı. İstanbul İş Makineleri Tesisi 2016 yılının ilk çeyreğinde açıldı. Votta, "İnşaat sektörünün gelişimine katkı sağlamak üzere marka ve ürünlerle varlık gösterdiğimiz bu alandaki etkinliğimizi artıracağız" diyor.
Diğer yandan slogan olarak "Türkler için Türkiye'de Türk yapımı traktör üretmek" cümlesini yineliyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: "Müşteriye doğrudan satışı yapıyoruz ama Türkiye'de networkümüzden yararlanarak mevcut bayilerimizin de iş makinesi satmasını sağlıyoruz. Türkiye'nin her yerine erişmeniz mümkün değil. Mesela Kars bayimiz Ardahan'a inşaat makinesi satıyor. Bu alan doğrudan satış yapamadığımız uzak alanlara dokunmamız açısından önemli."
TürkTraktör 1979'dan beri ihracat yapıyor. 2002'den beri kesintisiz ABD'ye ve 2013'ten beri de Japonya'ya ihracat gerçekleştiriyor. Şirketin 2015 yılı ihracat geliri 950 milyon TL. Sektörün ve pazarın ise sürekli değişim içinde olduğunu söyleyen Votta'ya, "2016 sonunda traktör pazarının büyüme oranı ne kadar olur" diye soruyorum. Şu örnekle cevap veriyor: "Bundan birkaç sene önce tatile çıkmaya hazırlanıyordum. Çıkmadan önce fabrikamızda 9 bin adet traktör üretilmişti. Her şey normaldi. Tatilden döndüm, piyasalar altüst oldu ve biz sadece 2 bin adet traktör üretebildik. Bu yüzden şunu söyleyebilirim ki, bulunduğumuz sektörde pazar her an yüzde 50 küçülebilir ama yüzde 200 büyüyebilir de. Esnek olmak ve gelişmelere hızlı tepki verebilmek önemli. Pazar büyüyecek ve biz de büyüyeceğiz. Yıl sonunda hoş sürprizler yapmaya hazırlanıyoruz." (ŞULE LALELİ/FORTUNE TÜRKİYE DERGİSİ)
İlgili Haberler
Avrasya Tüneli'ne dev zam
Avrasya Tüneli geçiş ücretlerine 16 Mayıs 2024 tarihi itibariyle zam geldi. Tünelin tek yön geçiş ücretleri gündüz tarifesinde otomobiller için 80 TL'den 112 TL'ye...
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Togg incelemesi
Togg'un yeni modeline incelemelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çok sayıda bakan eşlik etti.
Otomotiv sektöründen ihracat rekoru hedefi
Otomotiv sektörü 2024'te 35 milyar dolarlık ihracat rekorunu geliştirmeyi hedefliyor.
Engelliye dört koldan destek
Yurt içinden satın alınan taşıtlarda engellilere ÖTV avantajı sağlanıyor. Engellilik derecesi yüzde 90 veya daha fazla olan malul veya engellilerce, 5 yılda bir defaya mahsus...
YORUMLAR (0)