Dizelden kaçış Avrupa'da ters tepti
ABD’de ortaya çıkan emisyon skandalı sonrasında Avrupa ülkelerinde dizel motorlu araçlara yönelik birbiri ardına alınan yasaklama kararları, dizellerin krallığını sona erdirirken, satışların ciddi şekilde düşmesine neden olmuştu. Nitekim pek çok üretici, bunun üzerine yeni modellerinde dizel motor seçeneğine yer vermeme kararı almış ve bunu da aynen uygulamaya başlamıştı. Ancak yapılan araştırmalar, Avrupa’da ortalama emisyon seviyesinin yeniden artışa geçtiği ve 2014 yılı seviyesine kadar yükseldiğini ortaya koydu.
Dünyanın önde gelen otomotiv sektörü veritabanı ve bilgi sağlayıcısı Jato Dynamics’in, 23 Avrupa ülkesinde yaptırdığı araştırmaya göre, 2018’de bu ülkelerin “neredeyse tamamında” ortalama karbondioksit salımı yaklaşık kilometrede 2.4 gram artış gösterdi. Böylelikle karbondioksit salımının kilometre başına 120.5 grama yükseldiği belirtilirken, bu miktarın, 2014 yılı seviyelerine geri dönüş anlamına geldiği vurgulanıyor.
Geçtiğimiz yıl yeni hükümet kısıtlamalarının da etkisiyle Avrupa pazarında dizel motorlu araçlara karşı genel bir nefatif algı oluştuğu ve bunun sonucunda da dizel motorlu araç satışlarında yüzde 18’lik düşüş gerçekleştiği kaydedilirken, yeniden belirlenen test yöntemleri nedeniyle pek çok dizel modelin henüz onaydan çıkmadığına da dikkat çekildi.
Geri gidiş var
Söz konusu gerilemenin ardından benzinli araçlara yönelimin, ortalama karbondioksit salımında artışı beraberinde getirdiğine değinilen araştırmada, bunun gerek Avrupa hükümetleri gerekse de birçok otomotiv üreticisi açısından “kabus” anlamına geldiği kaydedildi. Yine Avrupalı hükümetlerin elektrikli araçlara yeterli destek vermediğini ve bu araçların altyapı eksikliklerini tam olarak gideremediğini söyleyen uzmanlar, “Dizel araçların emisyon değerleri, halen benzinlilere göre düşük. Dizel satışlarının düşmesi, bu araçların, ortalama emisyon değerlerinin azaltılmasında oynadığı olumlu rolün de ortadan kalkmasına neden oldu. Alternatif yakıtlı araçların satışlarında istenilen hızda bir yükseliş olmaması halinde, otomotiv endüstrisinin daha radikal önlemler alması gerekecek” yorumunu yaptı. Karbondioksit salımı düşük olan dizel motorların, buna karşılık sağlığa zararlı azot oksit salımlarının fazla olduğu biliniyor.
Son teknoloji dizeller ise, bu etkiyi bir hayli düşürmeyi başarmış durumda. Bu nedenle Avrupa’da Euro5 normuna sahip olanlar dahil, daha eski teknoloji dizel motorlara ardı ardına şehir merkezlerine giriş yasağı getiriliyor. Uzmanlar, karbondioksit emisyonundaki yükselişin, geçen yıl SUV satışlarındaki patlamadan da kaynaklanmış olabileceğine dikkati çekiyor. (Levent Köprülü/Milliyet)
İlgili Haberler
BMW'den 2.7 milyar dolarlık elektrikli araç hamlesi
BMW, Çin'deki fabrikalarından birinde daha fazla elektrikli araç üretmek için 2,76 milyar dolar yatırım yapacak
Elon Musk Çin'de lobi yapıyor
ABD'li iş insanı Elon Musk, otonom sürüş teknolojisini piyasaya sürebilmek için Çin'de lobi yapıyor
Bodrum yaza ralli ile merhaba dedi
Petrol Ofisi Maxima 2024 Türkiye Ralli Şampiyonası üçüncü ayağı Rally Bodrum, Castrol Ford Team Türkiye takımından Ali Türkkan-Oytun Albayrak ekibinin liderliği ile sona erdi....
Şarj üniteleri hızla artıyor
Elektrikli araçlara talebin artmasıyla iş yeri sahipleri, hem teşvik hem de müşterilerinin taleplerini karşılamak için işletmelerinin önüne araç şarj üniteleri...
YORUMLAR (0)