Alfa Romeo Giulia Veloce Şubat’ta Türkiye’de!

Yeni Alfa Romeo Giulia’nın Veloce versiyonu, ilk olarak Paris Otomobil Fuarı’nda sergilenmesinin ardından 2017 yılının Şubat ayında ülkemizde de satışa sunulacak. Yeni Alfa Romeo Giulia Veloce’nin dış tasarımında özel tamponlar ve parlak siyah kapı giydirme gibi rafine tasarım özellikleri ile çift egzoz borulu ve isteğe bağlı 19 alaşımlı jantla birleşen özel arka difüzör gibi çeşitli sportif özellikler ön plana çıkıyor. Aynı sportif his, yeni siyah deri spor koltuklar, orijinal bir kavrayış sağlayan sportif bir direksiyon, gösterge paneli üzerindeki alüminyum gömme parçalar, kapı panelleri ve Xenon farlar ile daha da güçleniyor. Bu özel iç ve dış tasarım, çift bölgeli hava kontrolü, Alfa DNA sistemi ve 8.4 inçlik bilgi-eğlence sistemi ile Bağımsız Acil Durum Frenine (AEB) sahip İleride Kaza Uyarıcısı (FCW) ve yaya tanıma gibi yeni ve etkin güvenlik sistemleri, Şeritten Çıkma Uyarıcısı (LDW) ve hız sınırlamalı hız kontrolü gibi zengin bir standart donanımı da barındırıyor.

İki yeni motor versiyonu

Alfa Romeo Giulia Veloce modeli, 5250 d/d’da 280 HP güç ve 2250 d/d’da maksimum 400 Nm tork üreten tamamen alüminyumdan yapılmış 4 silindirli 2 litrelik benzinli yeni bir motorun müjdesini de veriyor. MultiAir elektro-hidrolik valf aktivasyon sistemine ilaveten bu yeni motor, tüm hız koşullarında yüksek verimli tüketim düzeylerine olanak sağlarken komutları da hızlandırmak için tasarlanmış özel bir Turbo sistemi ve 200 bar yüksek basınç sistemine sahip doğrudan enjeksiyonlu bir yapıya sahip. Alfa Romeo Giulia Veloce’nin kaputu altında ayrıca 3500 d/d’da maksimum 210 HP güç ve 1750 d/d’da maksimum 470 Nm tork üreten yeni 2.2 litrelik dizel motor da görev yapıyor. Alfa Romeo Giulia’nın 2.2-litre turbo dizel motoru, Alfa Romeo’nun tarihinde tamamen alüminyumdan yapılmış ilk dizel motor olma özelliği taşıması bakımından da önem taşıyor. Dört sıra silindirli bu motor, 2000 barlık çalışma basıncının yanında MultiJet II teknolojili en son nesil enjeksiyon sistemi ve Enjeksiyon Oranlarının Belirlenmesi (IRS) özellikleri ile de göze çarpıyor.  Her iki Giulia Veloce modeli de 8 vitesli otomatik şanzımanla donatılmış olarak yollara çıkacak.

Q4 teknolojisine sahip dört tekerlekten çekiş!

Alfa Romeo Giulia Veloce, aracın çekişi ve en üst düzey performans, verimlilik ve güvenlik seviyeleri garanti etmek için tasarlanmış Q4 teknolojisine sahip yepyeni bir dört tekerlekten çekiş sistemi sunmasıyla da farklılaşıyor. Giulia Veloce modelinde yer alan Q4 sisteminin yapısı, kompakt ve hafif, Alfa Romeo'nun özel teknik gereksinimlerini karşılamak için tasarlanmış, etkin bir ara şanzıman ve bir ön diferansiyelden oluşmaktadır. (Ağırlık artışı sadece 60 kg civarındadır). Ara şanzıman kutusunda da son derece dinamik bir sürüş ile birlikte aynı zamanda daha az yakıt tüketimi de sağlamaya yarayan gelişmiş bir aktif debriyaj teknolojisi kullanılmaktadır. Hız tepkisi ve doğru tork dağılımı da, Alfa DNA’sından seçilen sürüş moduna bağlı olarak Next-Gen entegre aktüatör ile temin edilmiş. Arabanın kullanımına ve mevcut yol yüzeyi kavramasına bağlı olarak iki aks arasındaki optimum tork dağılımını düzgün bir şekilde sağlamak için sürekli bir şekilde birden fazla parametreyi gözlemleyen Q4 Sisteminin teknolojisi, yanal ve uzunlamasına hızlanma sensörleri ile direksiyon açısı ve rotadan sapma hız sensörü üzerinden topladığı bilgilere dayanarak tekerlek tutunma düzeninde kayıpları önceden sezme kapasitesine sahip. Normal koşullarda Q4 sistemine sahip olan Giulia Veloce modeli, torkun %100’ünün arka akslara dağıtılması ile arkadan çekişli bir araç gibi çalışıyor. Tekerlek tutunma düzeni sınırına yaklaştığında ise sistem sürüş torkunun %60’ını ara şanzıman sayesinde gerçek zamanlı bir şekilde ön aksa transfer ediyor.  Torkun yeniden dağılımında maksimum hız yanıtını sağlamak için de sistem, virajlarda çekiş ve yön stabilitesi açısından iki aks arasındaki yüksek mekanikten faydalanıyor. Yeni Giulia Veloce modelindeki Q4 Sistemi böylelikle – stabilite, çekiş ve güvenlik açısından – dört tekerlekten çekiş özelliğinde sürüş konumunun tüm avantajlarını sunabiliyor. Ayrıca düşük yakıt tüketimini, daha hassas duyarlılık ve arkadan çekişli bir aracın vereceği tüm sürüş niteliklerini de garanti ediyor.