Toyota Türkiye, 2014 hedeflerine ulaştı

Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye AŞ Genel Müdürü ve Üst Yöneticisi Özer "2014 yılı hedeflerimize ulaştık ve bu yıl yaklaşık 131 bin otomobil ürettik . Ürettiğimiz otomobillerin yüzde 85'ini ihraç ederek, yaklaşık 2 milyar dolar civarında ihracat geliri elde etmiş olacağız" dedi. Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye AŞ Genel Müdürü ve Üst Yöneticisi (CEO) Orhan Özer, 131 bin Otomobil üreterek 2014 hedeflerine ulaştıklarını belirterek, "Ürettiğimiz otomobillerin yüzde 85'ini ihraç ederek, yaklaşık 2 milyar dolar civarında ihracat geliri elde etmiş olacağız" dedi. 

Özer, yaptığı açıklamada, yeni projeler, yeni yatırım fırsatları ile şirketin büyümesi ve gelişimi için yoğun şekilde çalıştıklarını söyledi.
 
Toyota Global tarafından daha önce fabrikanın üretim hacmi ve yatırımlarında artış kararı alındığını kamuoyuyla paylaştıklarını anımsatan Özer, bu kararlar doğrultusunda çalışacaklarını anlattı.
 
2014'ün plan ve beklentilerine uygun sonuçlandığını aktaran Özer, "2014 yılı hedeflerimize ulaştık ve bu yıl yaklaşık 131 bin otomobil ürettik. Ürettiğimiz otomobillerin yüzde 85'ini ihraç ederek, yaklaşık 2 milyar dolar civarında ihracat geliri elde etmiş olacağız. 2015 yılında da benzer seviyede üretim gerçekleştireceğiz ve yine üretimimizin yüzde 85'i oranında ihracat yapacağız" diye konuştu.
 
Özer, Corolla ve Verso modellerinin üretimi ile ihracatın planladıkları şekilde gerçekleştiğini ifade ederek, 2014 yılında otomotiv sektörünün her zaman gereksinim duyduğu modernizasyon ve yenileme yatırımları haricinde büyük çaplı yatırım yapmadıklarını vurguladı.
 
Otomotiv sanayinin istihdam, ihracat ve yatırım açısından Türkiye'nin en önemli güçlerinden biri olduğuna işaret eden Özer, "Otomotiv sanayisinin dış ticaret açısından katma değeri açık ve nettir. Otomotiv, son 5 yıldır en çok ihracat yapan sektör oldu. Bu yıl da aynı trendi sürdürüyor. Önümüzdeki yıllarda otomotiv sektörünün ihracatını artıracağı, üretim sayılarında artış yaşayacağını ve her yıl sonunda yeni rekorlara imza atılacağını düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.
 
"Döviz kurlarında istikrar sağlanması, ekonomik istikrarı da pekiştiren unsurdur" diyen Özer, istikrarlı yapı ve kurların enflasyonla hareket etmesinin kendileri açısından ideal olduğunu dile getirdi.
 
Özer, son günlerdeki dalgalanmaların geçici olduğu varsayıldığında döviz kurlarında geçen yıllara kıyasla daha dengeli seyir oluştuğuna dikkati çekerek, "Geçmişte TL'nin aşırı değer kazanmış olması, ihracatçılar açısından dezavantajlıydı. Bu konuda artık denge sağlandı ancak son günlerde rublenin değer kaybetmesi nedeniyle biz ve bizim gibi ihracat pazarları arasındaRusya'nın önemli yer tuttuğu şirketler olumsuz anlamda etkilendi. İhracatçı, her zaman zorlayıcı ve mücadeleci ortamlarda faaliyetini yürütüyor. İhracatçının, reel sektörün bu yönüyle değerlendirilmesi gereklidir" şeklinde konuştu.

FAİZLERİN SIFIR OTOMOBİL SATIŞLARINA YANSIMASI

Para Politikası Kurulunun faiz oranlarında değişikliğe gitmeme kararını kamuoyuyla paylaştığını hatırlatan Özer, yılın başından bu yana izlenen dış ticaret açığı ile mücadele kapsamındaki makroekonomi politikasının sapma olmadan sürdürüldüğünü bildirdi.

Araç satın alımlarının büyük kısmının kredi desteğiyle yapıldığına işaret eden Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pazarda mevcut otomobillerin yüzde 78'inin ithal modellerden oluşması, dış ticaret açığının artmasında önemli etkendir. Bu yönüyle baktığımızda mevcut seviyenin dış ticaret açığını arttırmamak gibi bir etkisi olduğu da görülebilir. Petrol fiyatları, dünya genelinde son yılların en düşük seviyesine geriledi. Bu düşüşün nedenleriyle ilgili konunun uzmanlarının da birbirinden farklı yorumları var. Petrol fiyatlarındaki düşüş, ülkemizi muhakkak olumlu etkiliyor ve dış ticaret açığının azalmasına büyük katkı sağlıyor. Diğer taraftan petrol üreten ve satan ülkelere ihracat yapan şirketler, o ülkelerde yaşanan ekonomik dalgalanmalar nedeniyle olumsuz etkileniyorlar ancak bu etki ilk olumlu etkiye göre daha dolaylı ve kısmen daha az."

Toyota'nın, dünyanın her yerindeki üretim tesislerinde aynı kritere bağlı kalite denetim sistemleri bulunduğunu vurgulayan Özer, "Kalite denetimlerinde her zaman başarılı sonuçlar alıyoruz. Tüm çalışma arkadaşlarımızla ekip olarak büyük bir ciddiyetle, çok çalışarak, Toyota Üretim Sistemi'ni tam anlamıyla özümseyip, benimseyerek sürdürülebilir gelişim sağlamaya gayret ediyoruz. Bunun sonucu, bugün Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, dünyadaki Toyota üretim tesisleri arasında en üst düzey kaliteli üretim yapan tesis olarak takdir edilmektedir" bilgisini paylaştı.